Dokunulmadık inciydi yüreğim; İstiridye içindeki
masum bir inci tanesi gibi
Düşlerime esaret zinciri vurulunca; Kararan bulutlar içinde
sonbahar rüzgarlarının taşıdığı hüzünler sardı yüreğimi; Dört bir yandan
Titreşen gölgelerin oynaştığı duvarlar yutuyordu;
Senin duymadığın çığlıklarımı
Oysa,
oysa mayısa vurgundu düşlerim benim;
Durup durup çiçeğe dönen tomurcuklarıyla mayısa vurgundu
Sen görmedin
Hüznün gölgelediği duvarda, bir örümcek kendi ağına mahkum,
diğer duvarda sevdaya gizlenen ayrılık gibi kendi zehriyle ölüyordu akrep
Düşün, ayrılıklar mıydı sevdaya gizlenen
yoksa, sevda mıydı koynunda bir yılan gibi ayrılığı büyüten
Sen bilmedin
Sen bilmedin
Sana gelmek istedikçe, pusu kurar çıkmaz sokaklarda haramiler;
Ne yana dönsem umutsuzluk ve kimsesizlik
Ne yana dönsem aniden bastıran sis gibi yeni hüzünler eklenir yüreğime
Oysa, erguvani hüzünler savrulacaktı ilk esintiyle;
Birbirine mühürlendiğinden gözlerimiz
Yoktun ya yanımda
Sen görmedin
Karartma gecelerine benzeyen ışıkları da söndü birer birer yüreğimin
Sonra,
sonra bir yıldız gibi kaydın ellerimden
Şimdi senlilik;
Defter içinde kurumuş bir gül,
başucumda hüzün bakışlı bir fotoğraftır (ARALIK 08-ESKİŞEHİR)
Atila IŞIK
masum bir inci tanesi gibi
Düşlerime esaret zinciri vurulunca; Kararan bulutlar içinde
sonbahar rüzgarlarının taşıdığı hüzünler sardı yüreğimi; Dört bir yandan
Titreşen gölgelerin oynaştığı duvarlar yutuyordu;
Senin duymadığın çığlıklarımı
Oysa,
oysa mayısa vurgundu düşlerim benim;
Durup durup çiçeğe dönen tomurcuklarıyla mayısa vurgundu
Sen görmedin
Hüznün gölgelediği duvarda, bir örümcek kendi ağına mahkum,
diğer duvarda sevdaya gizlenen ayrılık gibi kendi zehriyle ölüyordu akrep
Düşün, ayrılıklar mıydı sevdaya gizlenen
yoksa, sevda mıydı koynunda bir yılan gibi ayrılığı büyüten
Sen bilmedin
Sen bilmedin
Sana gelmek istedikçe, pusu kurar çıkmaz sokaklarda haramiler;
Ne yana dönsem umutsuzluk ve kimsesizlik
Ne yana dönsem aniden bastıran sis gibi yeni hüzünler eklenir yüreğime
Oysa, erguvani hüzünler savrulacaktı ilk esintiyle;
Birbirine mühürlendiğinden gözlerimiz
Yoktun ya yanımda
Sen görmedin
Karartma gecelerine benzeyen ışıkları da söndü birer birer yüreğimin
Sonra,
sonra bir yıldız gibi kaydın ellerimden
Şimdi senlilik;
Defter içinde kurumuş bir gül,
başucumda hüzün bakışlı bir fotoğraftır (ARALIK 08-ESKİŞEHİR)
Atila IŞIK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder